ruhi su

darth sidious
mehmet ruhi su, 1912’de van’da dogdu. cocuklugunu yanlarina
verildigi yoksul bir aile ve oksuzler yurdunda gecirdi. bir ara istanbul’da
askeri okullarda okudu, ancak muzik sevgisi onu yeni arayislara itti.
cocuklugunun ve gencliginin gelisiminde en buyuk etkiyi karacaoglan’in yurdu
cukurova’nin cevresinden ve insanlarindan aldi. ilkokulun dorduncu
sinifindayken mehmet tahir adli ogretmeninin tesvikiyle keman calismaya
basladi. adana ogretmen okulu’nda okurken, ankara’ya muzik ogretmen
okulu’na girmeyi basardi. 1935’de cumhurbaskanligi orkestrasi’na secildi,
konservetuarin opera bolumunde de okudu ve daha sonra da devlet
operasi’nda calisti, bir sure radyoda turku soyledi. 1936’da ankara muzik
ogretmen okulu’nu, 1942’de ankara devlet konservatuvari opera bolumu’nu
bitirdi. turkuler, gerek yapilari, gerek muhtevalariyla kisiligini buldugu tek
calisma alani oldu. halkimizin icinde bulundugu kosullari dusunurken dunya
gorusunden dolayi 1952’de devlet operasi’ndaki gorevine ve soyledigi bir
turku yuzunden radyodaki isine son verilen ruhi su, 1952-57 yillari arasinda
hapis yatti. cezaevinden ciktiktan sonra kendini butunuyle turkulere verdi.
1960’ta istanbul’da taksim belediye gazinosu’nda sahneye cikan ruhi su, bir
yandan da halk turkulerini kaydedip, arsivleme gorevini ustlendi. soyledigi
turkulerdeki siyasi vurgular yuzunden aleyhinde kampanyalar baslatilan ve
isini kaybeden sanatci, turkuleri derleyip, yeniden yorumlama isine kendi
basina devam etti. 1975’te dostlar korosu’nu kurdu. 1978’den sonra urettigi
kasetlerle halk muziginin, yayginlasmasina buyuk katkida bulundu. ruhi su,
12 eylul yonetiminin engellemeleri yuzunden yurtdisinda tedavi sansi bulamadi
ve 20 eylul 1985’te oldu. ruhi su’nun cenaze torenine binlerce kisi katildi ve
cenaze 12 eylul doneminin ilk buyuk kitle gosterisi haline donustu. konserleri
ve plaklariyla dunya capinda un kazandi. turk halkina bagliligini, benzersiz bir
eylemle, bu halkin muzigini evrensellige ulastirarak kanitladi.

ithilquessir
yakalandigi hastaligin tedavisi var oldugu, ve cozumu kesin oldugu halde orumcek kafali zihniyet tarafindan "tutun len kaciyo" diyerek yurt disina cikisi engellenen, bu sebeple 1984 yilinda haksiz yere dolayli infaz edilen modern turk ozani.

sanata dizgin vurabilecegini zanneden ayni dusunce sistemi "pink floyd" albumlerini toplatmis, nazim hikmet’i vatan hayini ilan etmistir.
nuquerna
turku soyleyen operacı.mukemmel bariton-bas.türkiyenin bir donem yetiştirdiği "iyi" müzik adamlarından..bir drahma köprüsü vardır..laf soylenmez. soruyor insan ister istemez, neden boyle adamlar bugun yok diye? memleketinde neden insanlar gerekli müzik alt yapısını alıp "anadoludan dünyaya bakmak" yerine ancak "avrupadan anadoluya" bakabiliyor? hoş,sokaklarımızda alt yapı yokken,müzik alt yapısı beklemek? be kardesim,bilinen en eski kanalizasyon yapısı topraklarında,müzik halkının ibadeti olmus bir donem?
tdran
protez müzik tarihimizin en cesur sanatcısıdrı.niksarın fidanları adlı parcası sesini ön plana cıkartan parcalardan biridir
huznum isyan olur
karadeniz ağıtını türkiye’de en iyi söyleyen kişidir.araştırmacı türkücü de denilebilir.aslen opera sanatçısıdır.sadece bağlamayla beraber söylediği türkülerle insanı derinden yaralar.bir şiirde şöyle yazar hakkında:

’ve bitmez tükenmez bir sevidir ruhi su
her solukta bir kürek ateş atar damara
var git kendin bul der doğruyu..’
bu dizeler onu çok iyi anlatır.o yılmaz güney gibi halkın sanatçısının halkın savaşçısı olduğuna inanmıştır ve bunu yaşamıştır.
scaremonger
"ellerin kabesi var, benim kabem insandir" demis dev ozan, usta, uluslararasi sanatci. sundugu seyler fazlaymis bu ulkeye, zaten ulke de kaldiramamis, belli.
daffodil lament
"sanatçı da, tıpkı bir çiftçi gibi, demirci gibi işini anlatabilmelidir. hem diliyle, hem de hüneriyle. bir başka deyişle, kendi toplumu içinde sanatıyla ekmek yiyebilmelidir. ’beni bu halk anlamaz’ demek, en azından, boş bir kendini beğenmişliktir. insan kendini beğenmede bile yalnız kalmamalı. halkın sanattta anlamadığı bir yer olabilir, sanatçı bunu umursamazlık edemez. çünkü tüketicisi olmayan bir üretim yaşamaz. hani hükümet zoruyla da yaşamaz demek istiyorum. elli yıllık değil, yüz elli yıllık deney var önümüzde. bazı sanat kurumlarının gittikçe yozlaşması, kuruyup gitmesi bundandır. halktan kopuk hiçbir işten, hiçbir insandan hayır gelmez."

ruhi su

http://www.ruhisu.org.tr/

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol